Milletin temsilcileri olarak, altında yer alma şerefine eriştiğimiz bu kutlu çatı; bin yıllara meydan okuyan bir mirasın muhafızıdır. Büyük milletin büyük meclisi; en çetin fırtınalarda, en şiddetli felaketlerde Türk’ün yegâne sığınağı olmuştur.
Bu meclis; en karanlık gecede parlayan ışık, tüm pusulaların şaştığı anlarda daima doğru yönü gösteren kutup yıldızıdır. Çünkü Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni kuran kahramanlar kuşağı Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde; yalnızca milletin iradesine dayanmış ve kendilerine kılavuz olarak milletin irfanını seçmişlerdir.
İşgal ve talana uğramış bir vatan coğrafyasından, bağımsız bir devlet inşa eden bu meclis olmuştur.
İstiklâl Harbi’nde olduğu gibi, 15 Temmuz’da da işgalciye direnen yine bu meclis olmuştur. Gazi meclis, o gece emperyalizmin maşalarına göğüs gererek ikinci kez Gazi olmuştur.
Taştan, topraktan inşa edilen bir binayı, milletin kalbi hâline getiren; meclisimizi bunca yıl ayakta tutan bu inançtır. Bu meclisi; Mehmetçiğe kardeş kılan, gazilik unvanını kuşanmasına vesile olan bu ruhtur.
Meclisimiz; ayağını Anadolu’ya sabitleyip bütün insanlığı kucaklayan medeniyetin bugünkü temsilcisidir. Hacıbayram Camii’nde göklere kalkan eller; boş kalmamış ve kurucu meclisin kapısını aralayanların duası kabul olmuştur. Bağımsız Türk devleti ve Türkiye Büyük Millet Meclisi; milletimizin kabul olmuş duasıdır.
Dünyayı Ankara merkezli okuyanlar; acı çeken, ezilen ama içinde Türkiye’ye dair içinde umut taşıyanlar; bakışlarını daima bu çatının sergileyeceği duruşa çevirmiştir.
O yüzden de bu yapının sınırları etrafını ören duvarlarla çevrili değildir. Meclisimizin hakiki sınırları Türk milletinin hür olarak soluk alıp verdiği her bir karış toprağa kadar uzanabilmektedir. Bu meclisin taşıdığı mana; kalbi Türkiye ile birlikte atan herkesin sesi ve sözü olmasında saklıdır.
Tarih boyunca adaletsizliğe imza atmamış, tarih boyunca esaret altında kalmamış, tarih boyunca zulme imza atmamış bu millete layık olmak; asli amaçlarımızın başında yer almaktadır. Bizlere vekillik mazbatasını veren milletimiz, esasen o mazbataları birer vatan tapusu olarak emanet etmiştir. Bu emanete sahip çıkmak ve emanetin asli sahiplerine yakışır davranmak her birimizin boynuna borçtur.
Bugün içinde bulunduğumuz şartlara baktığımızda, Ortadoğu’yu işgal edenler, yüzbinlerce insanın ölümüne öncülük yapanlar, yanı başımızda Türkiye’yi bölmek isteyen terör örgütünü silahlandırdıklarını görüyoruz. Kendimizi korumak konusunda Cenabı Allaha şükürler olsun ki, 82 Milyon birlik beraberlik içindedir, bu birlik beraberlik devam ettikçe Türk Milleti bir yıldız gibi parlayacaktır.
Bu vesileyle Şehitlerimize rahmet, Gazilerimize acil şifalar diler, Türkiye’nin istikbali, istiklali, istikrarı uğruna gayret sarf eden siz değerli Milletvekillerimizi en derin saygılarımla selamlarım.